8 Haziran 2012 Cuma

kabak borani




yazarken ben de tuhaf oldum ama cidden yemek yaptım. yok canım makarna değil, ben hayatta küçük oynamam :) olay şeyle gelişti ( yanlış yazmadım şöyleye şeyle demek hoşuma gidiyor) bundan aylar önce zap yaparken CNN Turk te yemek programına denk geldim, sonradan Arda olduğunu öğrendiğim sevimli bir genç arkadaş yemek tarif ediyor. ilgimi çekti, izledim, kolaydı lan, valla ben de yapardım. Issız adamdan sonra havuçlu kek için yanıp tutuştum ama bir türlü fırsat olmadı, ya da kime yapacaktım ki? bu sefer azimliydim ama, kabak borani yapacaktım.

aylardır çalıştım, defalarca videosunu izledim, elim alışsın diye bir kaç kez yımırta falan pişirdim hafta sonu malzememi aldım ve ilham bekledim. dün öğlen geldi ( ilham) akşam biraz erken çıktım ve heyecanla eve koşturdum....

Ve baba mutfakta

birazdan videosunu seyredeceğinizyemeği yapmak üzere mutfağa girdiğimde yeminle ellerim titriyordu. sakinleştim, malzememi tezgahın üstüne dizdim, sanatçı titizliğiyle yemeği yapmaya başladım. kabak bana ben kabağa alıştık zamanla, nohut bir ara ağladı hatta. doğradığım malzemelerimi bir güzel kaplara alıp hazır ettim, etimi haşladım, kabağımı doğradım, soğanı kavurdum, kabağımı kattım.... hatta tencere kaynarken tahta kaşığı sapına koyma tribi bile yaptım.


sonuç

yoğurt kesilmese iyiydi ya :)) kıçımı yırrtıysam da, tarife sadık kaldıoysam da kesildi namussuz yoğurt, yemeğin içinde pütür pütür kaldı, ev ahalisi beni üzmemek için yedi ( gerçi cidden tadı nefisti) fekat ben beğenmedim, tad eyvallahta görüntü dağınık oldu biraz.


kabak boranini elimden kutuluşu yok ama fotoğraftaki güzellikte yapacağım bir gün, ben yemek işini sevdim hocam, değişik tariflerle tekrar denemek ve görüşmek üzere.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorumlarınız için teşekkürler

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...